2018 / 2019 eğitim döneminde bu sayfamdan başlattığım, Kitap kampanyasından memleketimdeki okullara 10 bin kitap gönderdik. Baharda Balaban'a giderken arabamızın bagajında kolilerde kitap ,kırtasiye ve çeşitli hediyeler vardı. Çocukluğumdan beri Gökdereni merak ederdim . Ağalı mahallesinde iki katlı kerpiç evimizin odasından, gransarı,içmece, Gökderen yolu görünürdü tepenin ardı köydü.Babam Soyadı kayaş olan sülale ile dedelerimiz kivre demişti. Balaban'a 4-5 km belki ama gitmek kısmet olmadı .okula kitap götürelim, bu vesileyle köyü göreyim dedim .Tanıdığım Istanbuldaki Gökderen'li genç işadamını aradım okul müdürünün telefonunu istediğimde, Abla okulumuz kolej gibidir dedi, okula kitap kırtartasiye gönderebilirmisin dediğimde ben köyümün okuluna, her yönden, düzenli yardım ederim, 2 yıl oldu biraz kırgınım dedi haklı sebebi vardı ama ,başım üstüne sende vesile oldun ,her zaman ne ihtiyaç varsa yaparım Okul müdürü Halil Ibrahim Yördem beyi tanıyor ,uzun yıllardır köyde görev yapan müdür bey içlerinden biri gibi, çocukların,okulun ne ihtiyacı varsa alsın dedi Karakol komutanımız Özkan Topalın eşi Emine hanım ,eşim getirdiğimiz kitapları götürdük .
Ben gökdereni merak ettiğim için yol boyunca şaşkınlık ve hayranlıkla sağa,sola bakıyorum müdür bey ve bir öğretmen, okul bahçesinde 23 nisana hazırlık provaları yapıyorlardı. kitapları verdik okulu gezdik böyle bakımlı, rengarenk ,tertemiz, Ankaradayım gördüğüm devlet okulları ile kıyaslanamayacak kadar bakımlı, temiz ve araç gereçler rengarenk, Şaşırdım,fakat memleketimde bir küçük köyde, böyle bir okul olması beni gururlandırdı.müdür beyi ve öğretmenimizi tebrik ettim.öğrencilermi ? Onlar pırıl pırıl tertip düzen temizlik, canlarım kitapları dağıtırken o yüzlerindeki gülümseme , gözlerindeki ışıltı görülmeye değerdi.iyiki kitap kampanyası yaptım dedim.Rabbim böyle bir hayırlı hizmeti yapmaya vesile kıldı.
Kitap sever dostlara teşekkür ediyorum, bir yandan provaları izledik ben balabandan evimizin penceresinden hergün gördüğüm tepenin ardındaki bu şirin köydeydim ve etrafı seyrediyorum.göz alabildiğine kaysı ,meyve ağaçlarıyla doluydu. Hava soğuktu müdür bey böyle olursa bayramı bir gün erteleyebileceklerini söyledi yerleri yüksekte dağın eteğinde dışarda çocuklar hasta olur dedi..ben bu ziyaretten çok mutlu oldum izin istedik ayrıldık.Karakol komutanımız ve eşi Gökderen ilk okulunda bayram kutlamasına davetli olarak giderken bizde eşlik ettik.. Samimi candan bir karşılamaydı ,çocuklar renk ,renk giysilerini giymişler, son hazırlıklar yapılıyordu, köy sakinlerinin hepsi gelmişti. Yaşlı amcalar ,teyzeler,genç delikanlılar, genç kızlar çocukların velileri genç anne babalar ,yaşlılar Inanın bir düğüne bayrama ancak bu kadar şık kıyafetle gelinir , misafir diye tek, tek hoşgeldin ettiler...Bayram alanı okulun bahçesi nasıl özenle hazırlanmıştı herkes heyecanlı bayram başladı, okulun kalabalık öğrencisi var. Öyle hazırlanmışlar ki özenle ve içeriği dolu bir bayram programı görmedim. Ankarada torunlarımın okulunda bayramlara katılırım. Başlar ve biter .
Onlarca ayrı etkinlik her birinin kıyafetleri ayrı ayrı ,ay yıldızlı balonlar ,Bayraklar okulun bahçesinde herkesin elinde .Abi ve ablalarını seyretmeye gelen minikler annelerinin elinden kaçarak meydanda gönüllerince eğleniyorlardı... program o kadar akıcı hazırlanmıştıki klasik bayramlarda bitsede gitsek dediğimiz bayram programından eser yoktu,.Zevkle seyrederken çocukluğumu hatırladım tüm çocukların programda görevi vardı en çok şaşırdığım çocukların türkçesi, inanın hayranlıkla seyrettim. Köylülerin çok mutlu oldukları anlaşılıyordu.alkış sesleri dağın eteklerinde yankılanıyordu. .anneler son moda kıyafetleri, ellerinde telefonlarıyla bu anları videoya alıp fotoğraf çekiyorlardı. bizde Emine hanımla ,yanımızdaki,yakınımızdaki hanımlarla sohbet ediyorduk.Gökderene gelmedim ama ben biliyorum ,bu köyümüzün insanlarının çok saygılı misafirperver olduklarını benim gençliğimde, cuma günleri balabanda kurulan pazara ve cuma namazı için gelenleri babam eve yemeğe getirirdi.
Hatırladıklarımı sordum,dedeleri, babaları olduğunu söylediler, sohbet sırasında.herşey eksiksiz , zaman su gibi akıyor,, bu arada genç annelerin yanlarında çantalar, ,kutular, dikkatimi çekti . Bayram sona erdi der demez anneler ellerinde pastalar, börekler kömbeler, ,şekerleri ortada dağıtmaya başladılar.yorulan çocuklar, minik kardeşler, kapış kapış alıyorlardı. bildiğimiz , bayram yeri gibi,bu ne diye sordum, anneler ,bu bizim geleneğimiz , yıllardır yaparız Çocuklarımızın bugün bayramı dediler .herkese ikram ettiler özenerek hazırlanmışlar.canım memleketimin gözü gönlü tok, yol yordam bilen insanları .sizlerle gurur duydum.Gençlerin çokluğundan göç vermeyen bir gökderen olduğunu anladım.
Biz onların yaptığını yapamadık sonrada balaban eski balaban değil ,eskiden böyle değildi diye şikayet ettik biz kolayı seçtik ata yurdunu terkettik ,desem , bu köyden başka şehirlere göç çok var ama bağlarını koparmamışlar ekmişler, dikmişler , köydeki evlerinde her türlü konfor var.
Kapılarının önünde traktörleri ,arabaları büyükbaş,küçükbaş, hayvanları var. .içimden kendin şehirde olsan ne olacak, yaşadığın yer şehir olsun dedim .bunun için tekrar alkışlıyorum gökderenli hemşerilerimi. Bunları yazarken yazının sonuna geldi sanmayın, asıl süpriz bundan sonraydı.bayram bitti biz vedalaşalım dedik , müdür bey ve birkaç köyün ileri gelenleri yemek yemeden göndermeyiz dediler. okul bahçesine iki masa kuruldu ayrı yerlere, biri erkeklere biri bizlere , Öyle güzel bir organizasyon hemen herşey bir anda masalara dizildi.çaylar demlenmiş. Tabi müdür bey , eşi,diğer öğretmen,köyün hocası, ve eşi ,hazırlık yapmışlar önceden.
İki çeşit kömbe tepsilerle, doğal bal, kaymak , peynirler çeşit çeşit donatılan bu masalardaki bu mükemmel lezzetleri hazırlatan , Köy sakinlerinden İsmail özdemir olduğunu öğrendik. Evde kömbeyi yapmak için bayramı seyretmeye gelemeyen hamarat hanımlar için üzüldük. İşte böyle inanılmaz rüya gibi bir gün geçirdik .ben öncelikle 15 yıl burada eğitim veren ,onlardan biri olan çok sevilen değerli eğitimci Halil İbrahim yördem hocama değerli eşine,masada bize eşlik ederken hizmet eden ,cami hocasının hanımına,ismail özdemir beye , o süper kömbeleri yapan ikramları hazırlayan, hanımlara ,gökderenli tüm beylere, hanımlara teşekkür ediyorum. Çocuklara hayatları boyunca şans ,başarı diliyorum ,gökderenli hemşerilerim herşey gönlünüzce olsun sağlıcakla kalın.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Nermin Yılmaz Akbalaban
ORDA BİR KÖY VAR UZAKTA
( "Söz uçar yazı kalır )
Anılardan geldi
Yıl 2019/ 23 Nisanda Balaban'daydık
2018 / 2019 eğitim döneminde bu sayfamdan başlattığım, Kitap kampanyasından memleketimdeki okullara 10 bin kitap gönderdik. Baharda Balaban'a giderken arabamızın bagajında kolilerde kitap ,kırtasiye ve çeşitli hediyeler vardı. Çocukluğumdan beri Gökdereni merak ederdim . Ağalı mahallesinde iki katlı kerpiç evimizin odasından, gransarı,içmece, Gökderen yolu görünürdü tepenin ardı köydü.Babam Soyadı kayaş olan sülale ile dedelerimiz kivre demişti. Balaban'a 4-5 km belki ama gitmek kısmet olmadı .okula kitap götürelim, bu vesileyle köyü göreyim dedim .Tanıdığım Istanbuldaki Gökderen'li genç işadamını aradım okul müdürünün telefonunu istediğimde, Abla okulumuz kolej gibidir dedi, okula kitap kırtartasiye gönderebilirmisin dediğimde ben köyümün okuluna, her yönden, düzenli yardım ederim, 2 yıl oldu biraz kırgınım dedi haklı sebebi vardı ama ,başım üstüne sende vesile oldun ,her zaman ne ihtiyaç varsa yaparım Okul müdürü Halil Ibrahim Yördem beyi tanıyor ,uzun yıllardır köyde görev yapan müdür bey içlerinden biri gibi, çocukların,okulun ne ihtiyacı varsa alsın dedi Karakol komutanımız Özkan Topalın eşi Emine hanım ,eşim getirdiğimiz kitapları götürdük .
Ben gökdereni merak ettiğim için yol boyunca şaşkınlık ve hayranlıkla sağa,sola bakıyorum müdür bey ve bir öğretmen, okul bahçesinde 23 nisana hazırlık provaları yapıyorlardı. kitapları verdik okulu gezdik böyle bakımlı, rengarenk ,tertemiz, Ankaradayım gördüğüm devlet okulları ile kıyaslanamayacak kadar bakımlı, temiz ve araç gereçler rengarenk, Şaşırdım,fakat memleketimde bir küçük köyde, böyle bir okul olması beni gururlandırdı.müdür beyi ve öğretmenimizi tebrik ettim.öğrencilermi ? Onlar pırıl pırıl tertip düzen temizlik, canlarım kitapları dağıtırken o yüzlerindeki gülümseme , gözlerindeki ışıltı görülmeye değerdi.iyiki kitap kampanyası yaptım dedim.Rabbim böyle bir hayırlı hizmeti yapmaya vesile kıldı.
Kitap sever dostlara teşekkür ediyorum, bir yandan provaları izledik ben balabandan evimizin penceresinden hergün gördüğüm tepenin ardındaki bu şirin köydeydim ve etrafı seyrediyorum.göz alabildiğine kaysı ,meyve ağaçlarıyla doluydu. Hava soğuktu müdür bey böyle olursa bayramı bir gün erteleyebileceklerini söyledi yerleri yüksekte dağın eteğinde dışarda çocuklar hasta olur dedi..ben bu ziyaretten çok mutlu oldum izin istedik ayrıldık.Karakol komutanımız ve eşi Gökderen ilk okulunda bayram kutlamasına davetli olarak giderken bizde eşlik ettik.. Samimi candan bir karşılamaydı ,çocuklar renk ,renk giysilerini giymişler, son hazırlıklar yapılıyordu, köy sakinlerinin hepsi gelmişti. Yaşlı amcalar ,teyzeler,genç delikanlılar, genç kızlar çocukların velileri genç anne babalar ,yaşlılar Inanın bir düğüne bayrama ancak bu kadar şık kıyafetle gelinir , misafir diye tek, tek hoşgeldin ettiler...Bayram alanı okulun bahçesi nasıl özenle hazırlanmıştı herkes heyecanlı bayram başladı, okulun kalabalık öğrencisi var. Öyle hazırlanmışlar ki özenle ve içeriği dolu bir bayram programı görmedim. Ankarada torunlarımın okulunda bayramlara katılırım. Başlar ve biter .
Onlarca ayrı etkinlik her birinin kıyafetleri ayrı ayrı ,ay yıldızlı balonlar ,Bayraklar okulun bahçesinde herkesin elinde .Abi ve ablalarını seyretmeye gelen minikler annelerinin elinden kaçarak meydanda gönüllerince eğleniyorlardı... program o kadar akıcı hazırlanmıştıki klasik bayramlarda bitsede gitsek dediğimiz bayram programından eser yoktu,.Zevkle seyrederken çocukluğumu hatırladım tüm çocukların programda görevi vardı en çok şaşırdığım çocukların türkçesi, inanın hayranlıkla seyrettim. Köylülerin çok mutlu oldukları anlaşılıyordu.alkış sesleri dağın eteklerinde yankılanıyordu. .anneler son moda kıyafetleri, ellerinde telefonlarıyla bu anları videoya alıp fotoğraf çekiyorlardı. bizde Emine hanımla ,yanımızdaki,yakınımızdaki hanımlarla sohbet ediyorduk.Gökderene gelmedim ama ben biliyorum ,bu köyümüzün insanlarının çok saygılı misafirperver olduklarını benim gençliğimde, cuma günleri balabanda kurulan pazara ve cuma namazı için gelenleri babam eve yemeğe getirirdi.
Hatırladıklarımı sordum,dedeleri, babaları olduğunu söylediler, sohbet sırasında.herşey eksiksiz , zaman su gibi akıyor,, bu arada genç annelerin yanlarında çantalar, ,kutular, dikkatimi çekti . Bayram sona erdi der demez anneler ellerinde pastalar, börekler kömbeler, ,şekerleri ortada dağıtmaya başladılar.yorulan çocuklar, minik kardeşler, kapış kapış alıyorlardı. bildiğimiz , bayram yeri gibi,bu ne diye sordum, anneler ,bu bizim geleneğimiz , yıllardır yaparız Çocuklarımızın bugün bayramı dediler .herkese ikram ettiler özenerek hazırlanmışlar.canım memleketimin gözü gönlü tok, yol yordam bilen insanları .sizlerle gurur duydum.Gençlerin çokluğundan göç vermeyen bir gökderen olduğunu anladım.
Biz onların yaptığını yapamadık sonrada balaban eski balaban değil ,eskiden böyle değildi diye şikayet ettik biz kolayı seçtik ata yurdunu terkettik ,desem , bu köyden başka şehirlere göç çok var ama bağlarını koparmamışlar ekmişler, dikmişler , köydeki evlerinde her türlü konfor var.
Kapılarının önünde traktörleri ,arabaları büyükbaş,küçükbaş, hayvanları var. .içimden kendin şehirde olsan ne olacak, yaşadığın yer şehir olsun dedim .bunun için tekrar alkışlıyorum gökderenli hemşerilerimi. Bunları yazarken yazının sonuna geldi sanmayın, asıl süpriz bundan sonraydı.bayram bitti biz vedalaşalım dedik , müdür bey ve birkaç köyün ileri gelenleri yemek yemeden göndermeyiz dediler. okul bahçesine iki masa kuruldu ayrı yerlere, biri erkeklere biri bizlere , Öyle güzel bir organizasyon hemen herşey bir anda masalara dizildi.çaylar demlenmiş. Tabi müdür bey , eşi,diğer öğretmen,köyün hocası, ve eşi ,hazırlık yapmışlar önceden.
İki çeşit kömbe tepsilerle, doğal bal, kaymak , peynirler çeşit çeşit donatılan bu masalardaki bu mükemmel lezzetleri hazırlatan , Köy sakinlerinden İsmail özdemir olduğunu öğrendik. Evde kömbeyi yapmak için bayramı seyretmeye gelemeyen hamarat hanımlar için üzüldük. İşte böyle inanılmaz rüya gibi bir gün geçirdik .ben öncelikle 15 yıl burada eğitim veren ,onlardan biri olan çok sevilen değerli eğitimci Halil İbrahim yördem hocama değerli eşine,masada bize eşlik ederken hizmet eden ,cami hocasının hanımına,ismail özdemir beye , o süper kömbeleri yapan ikramları hazırlayan, hanımlara ,gökderenli tüm beylere, hanımlara teşekkür ediyorum. Çocuklara hayatları boyunca şans ,başarı diliyorum ,gökderenli hemşerilerim herşey gönlünüzce olsun sağlıcakla kalın.