SPOR TOTODAN 12 TUTURDUM, ÜNİVERSİTEDEN AYRILMAKTAN KURTULDUM
Yazının Giriş Tarihi: 14.10.2025 11:49
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.10.2025 11:55
Sene 1972.
Yer Ankara.
5 Malatyalı Üniversite öğrencisi; Ben, Kardeşim Haşim Aydincak, İbrahim Karataş, Hüseyin Durmaz, Enver Gündoğan Seyranbağlar'da aynı bekar evinde kalıyorduk.
1972 yılında Ben SSK Bursiyeriydim, bir dersin bir vizesinden sınıfta kaldım, Hasim Aydıncak Tübitak Bursiyeriydi not ortalaması düşünce burslarımız kesildi. Babamız Tekelde işçi, 2 okuyan kardeşimiz daha var. Babamızın gönderdiği para ev kiramıza, mutfak masraflarımıza, harcamalarımıza kafi gelmediği için biz o zamana kadar ortak olduğumuz mutfak harcamalarına yeteri kadar katkıda bulunamadığımızdan ev arkadaşlarımız önemli değil deseler de asalak olmamak için iki kardeş kendi yemeğimizi ayırdık. Birçok yerde iş aradım bulamadım. İş başvurusu için Ankara Numune Hastanesine de başvuruda bulundum.
O zamanki başhekim A.M.İ: "Müstahdemlik yapar mısın?" dedi
"Siz uygun görürseniz yaparım, paraya ihtiyacımız var" dedim, ne düşündüyse görevlilere "Şunu dışarı atın" dedi iş olmadı.
Okulda 500 tl ihtiyacı olan öğrencilere yardım veriyorlardı, Sol görüşlü ve öğrenci lideri olduğum için bana vermediler.
Çok sıkıntı yaşadık, Allah'a yalvardım iş bulayım diye isyanlar ediyordum. Makarna, pilav yaparak yeme içmemizi ucuza mal etmeye çalışıyordum. Kardeşim Haşim zayıf bir bünyeye sahip olduğu için öğlenleri öğrencisi olduğu ODTÜ kafeteryasında etli yemekler yemesini istiyordum. Pişirdiğim makarna, pilavı da akşama ona ayırıp genelde yarı aç gün geçiriyordum.
"MADEM AÇ KALIYORUM BARİ ORUÇ TUTAYIM" dedim.
Hiçbir kutsal gün, ay değil. Adak falan da adamamıştım. Zorunluluktan oruca başladım. Kaç gün oruç tuttum hatırlamıyorum.
Ev arkadaşlarım bir gün 1 Spor Toto kuponu getirip masama bıraktılar.
"Sen de oyna" dediler.
Oynadım. Bir kolon doldurdum Cebimdeki Son 2.5 lirayı harcamak istemiyordum. Arkadaşlarımız kuponlarını yatırmaya giderken bana da sordular. İstemeyerek son paramı verdim. Bana 25 kuruş kaldı. Arkadaşlarım birkaç kupon doldurmuşlardı.
Pazar günü maçlar bitince kontrol ettik benim totom 12 tutmuştu. Benden çok ev arkadaşlarım sevindi, bayram ettiler.
Dağıtılacak ikramiye belli oldu 5.150 tl ikramiye kazanmıştım.
"Allah'ıma şükürler olsun, benim gibi isyankardan bile merhametini eksik etmedi" diye dualar ettim ve ediyorum.
13' ü tek başına tutturan DDY emeklisi bir kişi 415.000 tl aldı.
Hiç bende 13 tutturup ona ortak olsaydım diye düşünüp üzülmedim.
"Allah ihtiyacım olanı Verdi, Fazla para elime geçse pusulayı şaşırır, okulu bırakıp berduş olurdum" diye düşündüm.
Parayı alınca Önce arkadaşlarımıza bir davet verdik. Sonra parasızlıktan ayırdığımız mutfak harcamalarını birleştirdik.
Eğitimimize devam ettik.
Dr-Hüseyin Aydıncak
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Dr.Hüseyin Aydıncak
SPOR TOTODAN 12 TUTURDUM, ÜNİVERSİTEDEN AYRILMAKTAN KURTULDUM
Sene 1972.
Yer Ankara.
5 Malatyalı Üniversite öğrencisi; Ben, Kardeşim Haşim Aydincak, İbrahim Karataş, Hüseyin Durmaz, Enver Gündoğan Seyranbağlar'da aynı bekar evinde kalıyorduk.
1972 yılında Ben SSK Bursiyeriydim, bir dersin bir vizesinden sınıfta kaldım, Hasim Aydıncak Tübitak Bursiyeriydi not ortalaması düşünce burslarımız kesildi. Babamız Tekelde işçi, 2 okuyan kardeşimiz daha var. Babamızın gönderdiği para ev kiramıza, mutfak masraflarımıza, harcamalarımıza kafi gelmediği için biz o zamana kadar ortak olduğumuz mutfak harcamalarına yeteri kadar katkıda bulunamadığımızdan ev arkadaşlarımız önemli değil deseler de asalak olmamak için iki kardeş kendi yemeğimizi ayırdık. Birçok yerde iş aradım bulamadım. İş başvurusu için Ankara Numune Hastanesine de başvuruda bulundum.
O zamanki başhekim A.M.İ: "Müstahdemlik yapar mısın?" dedi
"Siz uygun görürseniz yaparım, paraya ihtiyacımız var" dedim, ne düşündüyse görevlilere "Şunu dışarı atın" dedi iş olmadı.
Okulda 500 tl ihtiyacı olan öğrencilere yardım veriyorlardı, Sol görüşlü ve öğrenci lideri olduğum için bana vermediler.
Çok sıkıntı yaşadık, Allah'a yalvardım iş bulayım diye isyanlar ediyordum. Makarna, pilav yaparak yeme içmemizi ucuza mal etmeye çalışıyordum. Kardeşim Haşim zayıf bir bünyeye sahip olduğu için öğlenleri öğrencisi olduğu ODTÜ kafeteryasında etli yemekler yemesini istiyordum. Pişirdiğim makarna, pilavı da akşama ona ayırıp genelde yarı aç gün geçiriyordum.
"MADEM AÇ KALIYORUM BARİ ORUÇ TUTAYIM" dedim.
Hiçbir kutsal gün, ay değil. Adak falan da adamamıştım. Zorunluluktan oruca başladım. Kaç gün oruç tuttum hatırlamıyorum.
Ev arkadaşlarım bir gün 1 Spor Toto kuponu getirip masama bıraktılar.
"Sen de oyna" dediler.
Oynadım. Bir kolon doldurdum Cebimdeki Son 2.5 lirayı harcamak istemiyordum. Arkadaşlarımız kuponlarını yatırmaya giderken bana da sordular. İstemeyerek son paramı verdim. Bana 25 kuruş kaldı. Arkadaşlarım birkaç kupon doldurmuşlardı.
Pazar günü maçlar bitince kontrol ettik benim totom 12 tutmuştu. Benden çok ev arkadaşlarım sevindi, bayram ettiler.
Dağıtılacak ikramiye belli oldu 5.150 tl ikramiye kazanmıştım.
"Allah'ıma şükürler olsun, benim gibi isyankardan bile merhametini eksik etmedi" diye dualar ettim ve ediyorum.
13' ü tek başına tutturan DDY emeklisi bir kişi 415.000 tl aldı.
Hiç bende 13 tutturup ona ortak olsaydım diye düşünüp üzülmedim.
"Allah ihtiyacım olanı Verdi, Fazla para elime geçse pusulayı şaşırır, okulu bırakıp berduş olurdum" diye düşündüm.
Parayı alınca Önce arkadaşlarımıza bir davet verdik. Sonra parasızlıktan ayırdığımız mutfak harcamalarını birleştirdik.
Eğitimimize devam ettik.
Dr-Hüseyin Aydıncak