Toplumu oluşturan en küçük yapıtaşı ailedir.
İnsan, dünyaya gözünü açtığı aile ne ise ona göre şekil alır.
Ana dili, dini, beslenmesi, kültürü, yaşam şekli, hayata, dünyaya, insana ve bütün canlılara yaklaşımı ve bakış açısı, içinde bulunduğu aile ve dolayısıyla ailenin yaşadığı topluma göre şekil alır.

Ülkemizi ele aldığımızda, Trakya’ da bir aile ile Karadeniz’de veya Akdeniz ya da Güneydoğu Anadoludaki bir ailenin kültürü biribirinden farklılık gösterir. Biz de Anadolu’muzdaki bu farklı kültürlerden övünür, gurur duyarız.
Son zamanlarda bilim ve teknolojideki hızlı değişiklikler, insan hayatına pek çok alanda olumlu katkılar sağladığı gibi, maalesef olumsuz etkilere de sebep olmaktadır.
Özellikle sosyal medya, internet, Tv dizileri toplumu istediği istikamete yönlendirmekte, bu olumsuz yönlendirmeler de bizleri endişeye sevketmektedir.

Maalesef , utanma duygusu, vefa, alın teri ve emek, liyakat gibi kutsal değerlerimiz, yerini arsızlık, vefasızlık, menfaat ve torpil gibi ucuz yönelimlere bırakma eğiliminde. Tabi bunlar da duyarlı insanları oldukça etkiliyor.

Bu konuda, ailelerin, çocuk yetiştirirken ön plana aldıkları yaklaşımların, yeni nesil üzerinde olumsuz etkiler yarattığını söyleyen pek çok uzman görüşü bulunmaktadır.
Özellikle “Helikopter Anne-Babalar” Türkiye'de çok yaygındır. Helikopter anne babalar, çocuklarının başından ayrılmayan, etrafında pervane olan, her şeylerine yetişmeye çalışan, hayatlarına ve kişiliklerine müdahale eden, yorulmak bilmeyen anne babalar olarak tanımlanmaktadır.

Hal böyle olunca, öz güveni eksik, toplum ile ve akranlarıyla doğru ilişki kuramayan, sorumluluk almaktan kaçınan, duyarsız bir nesil karşımıza çıkıyor maalesef.
Özellikle 2020 yılı Mart ayında, tüm dünyada etkisini gösteren pandemi, aileleri evlere ve sosyal medyaya hapsederek, büyük oranda etkisi altına aldı.
Babalar, anneler ve çocuklar, çeşit çeşit fenomenleri takip etmeye ve onlara benzemeye çalıştılar.
Tarkyalısı, Karadenizlisi, Akdenizlisi ve Doğulusu sosyal medyada birleşti.

Bu arada öyle bir gelişme yaşandı ki, bazı aileler, sosyal medyayı takip ederek kendilerini olur olmaz bilgilerle donattılar ve herşeyden anlayan, bildiklerine de bilmediklerine de yorum yapan, ahkâm kesen insanlar oldular.
Maçı izlerken teknik direktörden daha fazla teknik bilgi, hakemden daha çok kural, avukattan hakimden daha fazla kanun, doktordan daha fazla tıbbi bilgi, mühendisten daha fazla teknik bilgi, öğretmenden daha fazla eğitim vs. bildiklerini iddia etmeye ve yorum yapmaya başladılar. Olur olmaz her konuda bilgi sahibi oldukları için de herkesin işine karışıp, hatta ve hatta akıl vermeye çalıştılar. Deyim yerindeyse her şeye maydanoz oldular.
Şimdi toplum bu maydanoz ailelerle uğraşıyor.

Sonu nereye varacak bilemiyoruz ama bildiğimiz bir şey var ki; bu maydanoz ailelerin akıllanmaya ve ders çıkarmaya niyetleri yok.
Ne diyelim?
Sonu hayır olsun!
Kalın sağlıcakla…

30 Nisan 2025
Celal.TÜRKER