ASALET VE CESARET ASLA TAKLİT EDİLEMEZ…

“Sular hep aktı geçti,
Kurudu, vakti geçti,
Nice Han, Nice Sultan,
Tahtı bıraktı geçti.
Dünya bir penceredir,
Her gelen baktı geçti…”

Hak ve Halk şairi Yunus Emre ne güzel de anlatmış şu fani dünyayı…

“ Karnı büyük koca dünya,
Keder dolu acı dünya,
Ne gül koydun, ne de gonca,
Yedin yine doymadın mı?
Karnı büyük koca dünya,
Dünya dünya yalan dünya,
Beni benden alan dünya,
Haksızlara kalan dünya…

Fani kurmuşsun temeli,
Bilmem sana ne demeli,
Koca Mustafa Kemal'i,
Yedin yine doymadın mı?
Karnı büyük koca dünya.
Dünya dünya yalan dünya
Beni benden alan dünya
Haksızlara kalan dünya…

Seni okuyup yazanı,
Yunus gibi bir ozanı,
Koskocaman Pir Sultan'ı,
Yedin yine doymadın mı?
Karnı büyük koca dünya…
Dünya dünya yalan dünya,
Beni benden alan dünya,
Haksızlara kalan dünya…

Tatlıdır, içilir suyu,
Kimseye benzemez huyu,
Nice Muhlis Akarsu’yu,
Yedin yine doymadın mı?
Karnı büyük koca dünya,
Dünya dünya yalan dünya,
Beni benden alan dünya,
Haksızlara kalan dünya…”

Büyük ozan Muhlis Akarsu sitem etmiş fani dünyaya, bu güzel eserinde.

Evet kimler geldi, kimler geçti Ervah-ı ezelden beri?
Şu fani dünya kimleri kimleri yedi?
Yedi de doymadı.
Sığdıramadı kocaman karnına…

Kimileri geldi, yaşadı, gitti ve unutuldu.

Kimileri eser bıraktı ardında. İnsana ve insanlığa ettiği hizmetleri anılıyor hala ve anılacak insan ve insanlık var oldukça…
Kimileri insana, hayvana ve doğaya verdiği tahribat, yaptığı kötülüklerle anılıyor hala ve anılacak insan ve insanlık var oldukça…

Kimileri sadece kendi ulusu ve vatanı için yaptıkları ile anılırken, kimileri tüm dünya için yaptıkları ile anılıyor.

Kimileri sadece yaşadıkları devir için yaptıkları hizmet ve bıraktıkları eserler ile anılırken, kimileri hem yaşadıkları dönem ve hem de gelecek nesiller için bıraktıkları eserler ile anılıyor.

Ve kimileri var ki asaleti ve cesareti ile tüm dünyaya üstünlüğünü kabul ettirip,
adını dünya tarihinde altın harflerle yazdırıyor…

“ 19 Ekim 1922 tarihinde
İngiliz hükümeti düştü ve Başbakan Lloyd
George istifa etti:
Arkadaşlar! Yüzyıllar nadir olarak dâhi yetiştirir. Şu talihsizliğimize bakın ki, o büyük dâhi, çağımızda Türk ulusuna nasip olup, bizim karşımıza çıktı; Mustafa Kemal'in dehasına
karşı elden ne gelirdi!”

10 Kasım 1938 tarihinde ebedi istirahatgâhına uğurlanmasını, İtalyan radyosu şöyle bir anons ile duyuruyor:
“ Sezar, İskender, Napolyon, ayağa kalkın!
Büyüğünüz geliyor…”

Mustafa Kemal ATATAÜRK ; asaleti ve cesareti ile iz bıraktı insanlık tarihine.
Asalet ve cesaret ruhtan gelir, ve o ruh çok çaba ister!
Asil bir ruh bozulmaz, deforme olmaz.
Asil bir ruha dokunulamaz, ulaşılamaz ama aşık olunur, şükran duyulur.
Cesur bir ruha gıpta edilir, karşı durulamaz, galip gelinemez ve hayran olunur…

O asil ve cesur ruhlar, milletinin kalbinde sonsuza dek yaşar…

Ey Büyük Atatürk!
Muhtaç olduğu kudretin, damarlarındaki asil kanda mevcut olduğunu bastıra bastıra işaret ettiğin Büyük Türk Milleti, açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, hiç durmadan yürüyeceğine and içti.
Sen rahat uyu.
Ruhun şâd olsun…

Celal TÜRKER
10 Kasım 2025