İtalyan Apartmanı restorasyonla şehre kazandırılmayı bekliyor
İtalyan Apartmanı restorasyonla şehre kazandırılmayı bekliyor
İstanbul tarihinde konut olarak yapılan ilk apartmanlardan olan "Valpreda" ya da yaygın adıyla İtalyan Apartmanı, Kadıköy’e yeniden kazandırılmayı bekliyor. Doç. Dr. Pınar Erkan, Haydarpaşa Garı ile özdeşleşen İtalyan Apartmanı gibi eserlerin, tarihin konuşan belgeleri olduğuna dikkat çekerek, "İstanbul çok kan kaybediyor. Hayatta kalacaksa bu yapıların korunması zorunludur." dedi.
Haber Giriş Tarihi: 08.05.2025 12:42
Haber Güncellenme Tarihi: 08.05.2025 12:46
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.gazetemalatya.com/
Berfin Şengil
“Valdrepa Apartmanı” ya da bilinen adıyla “İtalyan Apartmanı”, Kadıköy Rasimpaşa Mahallesi’nin en kıdemli yapılarından. Haydarpaşa Garı’nın yapımında çalışan İtalyan taş işçilerinin kalması için Alman mühendisler tarafından yapılan İtalyan Apartmanı, tam 116 yaşında ve hala “apartman” işlevini de sürdürüyor. 7 kat ve 14 daireden oluşan İtalyan Apartmanı, yıllara direnmeye çalışsa da dökülmüş sıvaları, yer yer çatlak ve rutubetli duvarları, yıpranmış taş oymaları nedeniyle, çökme tehlikesini akıllara getiriyor ancak binanın restorasyonu için şimdiye kadar adım atılmış değil. 1909 yılında yapılan ve İstanbul’un ilk apartmanlarından olan tarihi yapı, kentsel hafızayı yüklenmesi nedeniyle özel ilgiyi hak ediyor.
Restore edilerek şehre kazandırılmayı bekleyen İtalyan Apartmanı’nın yer aldığı Rasimpaşa Mahallesi Muhtarı Sultan Aksu ise binanın şu an için yıkılma riskinin bulunmadığını söylüyor.
“Risk bütün mahalle için geçerli”
Hala apartmanda yaşayan insanların da olduğunu belirten Aksu, “Deprem bölgesi ve sit alanında olan bir mahalleyiz. Bu anlamda değerlendirecek olursak aslında risk, bütün mahalle için geçerli.” diyor. Muhtar Aksu, İtalyan Apartmanı dışında pek çok tarihi yapıyı barındıran semtlerinde sağlıklı yeni yapıların bulunmadığını kaydederken, eski binalar nedeniyle ani yıkımların yaşanabileceği endişesini dile getiriyor.
Sultan Aksu
İtalyan Apartmanı ile ilgili yıkım ve yenileme kararlarını ise Anıtlar Kurulu’nun verebileceğini paylaşan Aksu, restorasyonda yaşanan güçlüklere dikkat çekiyor: “Binada yaşayanlardan başvuru yapılsa bile büyük bir restorasyon ve zor iş. Mesela bu apartmanın karşısında bulunan Osmangazi İlkokulu için benzer bir durum yaşandı.Yıllar geçti,restorasyonu ancak yaptırabiliyoruz.”
“Tarihimizi bileceksek bu yapıların korunması zorunlu”
Binanın tarihçesi hakkında bilgi veren İstanbul Gedik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pınar Erkan ise İstanbul’un 19. yüzyıldaki kentsel gelişim sürecinde ilk çok katlı yapıların Beyoğlu ile eş zamanlı olarak Yeldeğirmeni’nde inşa edildiğini belirtiyor. Mimar ve mimarlık tarihçisi olan Erkan, Anadolu Yakası’nın Bağdat demiryolunun inşa edilmesinden sonra hızla geliştiğini belirtti; “Tarihi binalar, Kadıköy’ün kentsel gelişmesinin belgeleridir. Valpreda Apartmanı gibi yapılar, kentsel konut tarihinin en önemli belgelerindendir. Tarihimizi bileceksek bu yapıların korunması zorunludur.” diyor.
Tarihi çevre ve yapıları korumanın, zihniyet meselesi olduğunu aktaran Erkan, kamu yararına politikaların benimsenmesi ve uygulamaların buna göre yapılmasının beklendiğini vurguluyor. “Özel mülk olduğu zaman bina tescilliyse ayrı zorluklar, tescilli değilse ayrı zorluklarla karşılaşılıyor.” diyen Erkan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin son yıllarda tarihi yapıları ihya etmek için çabaları vurguluyor. Bu çabaların daha nitelikli ve devam ettirilebilir olması için işbirliklerinin önemli olduğunu da belirtirken; İstanbul’un dünya mirası olduğunu bilerek, kamu yararını önceleyerek ve popülist yaklaşımlardan uzak bir restorasyonun İtalyan Apartmanı gibi yapılar için gerekliliğinin altını çiziyor.
Pınar Erkan
Hasanpaşa’da bir bilim, kültür, sanat mekanına dönüştürülen Gazhane gibi, mahalleli ve çevre gönüllülerinin bu yapıya sahip çıkması çıkmasının önemine dikkat çekiyor ve ekliyor: “O mahallede yaşayanlar yıllarca yurttaş sorumluluğu ve çabası göstermeseydi, direnmeye devam etmeseydi, boş verseydi, aman bana ne, ben mi kurtaracağım deseydi, büyüklerimiz her şeyi bizden daha iyi
bilir onlar düşünsün deseydi, Gazhane bugün ayakta olur muydu sanıyorsunuz?”
“İtalyan Apartmanı kentsel hafızanın önemli parçalarından biri. Kadıköy’de art nouveau ve neoklasik üslup taşıyan az sayıda vegörkemini koruyan apartmanlardan. İnsana mutluluk verir bu yapılar. Çünkü nitelikli mimarlık toplumu olumlu etkiler.”
Erkan, İtalyan Apartmanı gibi eserlerin tahrip olana kadar gündem olmamasını ise “büyük kayıp” olarak nitelendiriyor; “Bu yapılarda, bu mahallelerde kimler yaşadı, onları hâlâ hakkını vererek anlatabilmiş değiliz.” diyor.
“Yıkar atarsanız şehrin dilini kesmiş olursunuz”
Apartmanda yaşayan bazı önemli insanlara ilişkin ise şu bilgileri veriyor: “Bağdat Caddesi’ni düzenleyen mimar ve şehir plancısı Aron Angel, Valpreda Apartmanı’nda doğmuştu. Aron Angel’i bilirseniz o devri bilirsiniz, şehri bilirsiniz. Böylece bugünü anlar ve değerlendirirsiniz. Bilmezseniz savrulursunuz. Yaşadığınız kentin geçmişini bilmek, yaşamınıza kalite getirir.”
Tarihi yapıların, kentin hafızası olduğunu anlatan Erkan, İtalyan Apartmanı gibi yapıların ayakta kalmasının önemine dikkat çekiyor: “Tarihi yapılar tarihin belgesidir, konuşkandır. Yerinde durdukça kentin hikayesini anlatmaya devam ederler. Yıkar atarsanız şehrin dilini kesmiş olursunuz. Hafıza kaybı ise şuursuzluk yaratır. II. Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya, şehirlerini böyle yaparak hızla ayağa kaldırdı. İstanbul çok kan kaybediyor. Hayatta kalacaksa bu yapıların korunması zorunlu.”
“Gör Beni’nin tarihsel mekanı”
Haydarpaşa Garı’nın yapımında çalışan İtalyan taş işçilerinin kaldığı ve adını buradan alan İtalyan Apartmanı’ndan gara uzanan bir tünelin olduğu rivayet ediliyor. Apartmanda kullanılan demirlerin, gar inşaatında kullanılan demirler olduğu ise diğer bir rivayet olarak yer alıyor.
Popüler kültürde de geniş yer tutan İtalyan Apartmanı, Azra Kohen’in yazdığı ve Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında yaşamış olan iki ailenin anlatıldığı “Gör Beni” romanındaki mekanlardan biri. Ayrıca apartman, 2009 yılındayayınlanan “Melekler Korusun” isimli TV dizisine de ev sahipliği yaptı.
9. Köy Haber Merkezi
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Son Haberler
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İtalyan Apartmanı restorasyonla şehre kazandırılmayı bekliyor
İstanbul tarihinde konut olarak yapılan ilk apartmanlardan olan "Valpreda" ya da yaygın adıyla İtalyan Apartmanı, Kadıköy’e yeniden kazandırılmayı bekliyor. Doç. Dr. Pınar Erkan, Haydarpaşa Garı ile özdeşleşen İtalyan Apartmanı gibi eserlerin, tarihin konuşan belgeleri olduğuna dikkat çekerek, "İstanbul çok kan kaybediyor. Hayatta kalacaksa bu yapıların korunması zorunludur." dedi.
Berfin Şengil
“Valdrepa Apartmanı” ya da bilinen adıyla “İtalyan Apartmanı”, Kadıköy Rasimpaşa Mahallesi’nin en kıdemli yapılarından. Haydarpaşa Garı’nın yapımında çalışan İtalyan taş işçilerinin kalması için Alman mühendisler tarafından yapılan İtalyan Apartmanı, tam 116 yaşında ve hala “apartman” işlevini de sürdürüyor. 7 kat ve 14 daireden oluşan İtalyan Apartmanı, yıllara direnmeye çalışsa da dökülmüş sıvaları, yer yer çatlak ve rutubetli duvarları, yıpranmış taş oymaları nedeniyle, çökme tehlikesini akıllara getiriyor ancak binanın restorasyonu için şimdiye kadar adım atılmış değil. 1909 yılında yapılan ve İstanbul’un ilk apartmanlarından olan tarihi yapı, kentsel hafızayı yüklenmesi nedeniyle özel ilgiyi hak ediyor.
Restore edilerek şehre kazandırılmayı bekleyen İtalyan Apartmanı’nın yer aldığı Rasimpaşa Mahallesi Muhtarı Sultan Aksu ise binanın şu an için yıkılma riskinin bulunmadığını söylüyor.
“Risk bütün mahalle için geçerli”
Hala apartmanda yaşayan insanların da olduğunu belirten Aksu, “Deprem bölgesi ve sit alanında olan bir mahalleyiz. Bu anlamda değerlendirecek olursak aslında risk, bütün mahalle için geçerli.” diyor. Muhtar Aksu, İtalyan Apartmanı dışında pek çok tarihi yapıyı barındıran semtlerinde sağlıklı yeni yapıların bulunmadığını kaydederken, eski binalar nedeniyle ani yıkımların yaşanabileceği endişesini dile getiriyor.
Sultan Aksu
İtalyan Apartmanı ile ilgili yıkım ve yenileme kararlarını ise Anıtlar Kurulu’nun verebileceğini paylaşan Aksu, restorasyonda yaşanan güçlüklere dikkat çekiyor: “Binada yaşayanlardan başvuru yapılsa bile büyük bir restorasyon ve zor iş. Mesela bu apartmanın karşısında bulunan Osmangazi İlkokulu için benzer bir durum yaşandı.Yıllar geçti,restorasyonu ancak yaptırabiliyoruz.”
“Tarihimizi bileceksek bu yapıların korunması zorunlu”
Binanın tarihçesi hakkında bilgi veren İstanbul Gedik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pınar Erkan ise İstanbul’un 19. yüzyıldaki kentsel gelişim sürecinde ilk çok katlı yapıların Beyoğlu ile eş zamanlı olarak Yeldeğirmeni’nde inşa edildiğini belirtiyor. Mimar ve mimarlık tarihçisi olan Erkan, Anadolu Yakası’nın Bağdat demiryolunun inşa edilmesinden sonra hızla geliştiğini belirtti; “Tarihi binalar, Kadıköy’ün kentsel gelişmesinin belgeleridir. Valpreda Apartmanı gibi yapılar, kentsel konut tarihinin en önemli belgelerindendir. Tarihimizi bileceksek bu yapıların korunması zorunludur.” diyor.
Tarihi çevre ve yapıları korumanın, zihniyet meselesi olduğunu aktaran Erkan, kamu yararına politikaların benimsenmesi ve uygulamaların buna göre yapılmasının beklendiğini vurguluyor. “Özel mülk olduğu zaman bina tescilliyse ayrı zorluklar, tescilli değilse ayrı zorluklarla karşılaşılıyor.” diyen Erkan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin son yıllarda tarihi yapıları ihya etmek için çabaları vurguluyor. Bu çabaların daha nitelikli ve devam ettirilebilir olması için işbirliklerinin önemli olduğunu da belirtirken; İstanbul’un dünya mirası olduğunu bilerek, kamu yararını önceleyerek ve popülist yaklaşımlardan uzak bir restorasyonun İtalyan Apartmanı gibi yapılar için gerekliliğinin altını çiziyor.
Pınar Erkan
Hasanpaşa’da bir bilim, kültür, sanat mekanına dönüştürülen Gazhane gibi, mahalleli ve çevre gönüllülerinin bu yapıya sahip çıkması çıkmasının önemine dikkat çekiyor ve ekliyor: “O mahallede yaşayanlar yıllarca yurttaş sorumluluğu ve çabası göstermeseydi, direnmeye devam etmeseydi, boş verseydi, aman bana ne, ben mi kurtaracağım deseydi, büyüklerimiz her şeyi bizden daha iyi
bilir onlar düşünsün deseydi, Gazhane bugün ayakta olur muydu sanıyorsunuz?”
“İtalyan Apartmanı kentsel hafızanın önemli parçalarından biri. Kadıköy’de art nouveau ve neoklasik üslup taşıyan az sayıda vegörkemini koruyan apartmanlardan. İnsana mutluluk verir bu yapılar. Çünkü nitelikli mimarlık toplumu olumlu etkiler.”
Erkan, İtalyan Apartmanı gibi eserlerin tahrip olana kadar gündem olmamasını ise “büyük kayıp” olarak nitelendiriyor; “Bu yapılarda, bu mahallelerde kimler yaşadı, onları hâlâ hakkını vererek anlatabilmiş değiliz.” diyor.
“Yıkar atarsanız şehrin dilini kesmiş olursunuz”
Apartmanda yaşayan bazı önemli insanlara ilişkin ise şu bilgileri veriyor: “Bağdat Caddesi’ni düzenleyen mimar ve şehir plancısı Aron Angel, Valpreda Apartmanı’nda doğmuştu. Aron Angel’i bilirseniz o devri bilirsiniz, şehri bilirsiniz. Böylece bugünü anlar ve değerlendirirsiniz. Bilmezseniz savrulursunuz. Yaşadığınız kentin geçmişini bilmek, yaşamınıza kalite getirir.”
Tarihi yapıların, kentin hafızası olduğunu anlatan Erkan, İtalyan Apartmanı gibi yapıların ayakta kalmasının önemine dikkat çekiyor: “Tarihi yapılar tarihin belgesidir, konuşkandır. Yerinde durdukça kentin hikayesini anlatmaya devam ederler. Yıkar atarsanız şehrin dilini kesmiş olursunuz. Hafıza kaybı ise şuursuzluk yaratır. II. Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya, şehirlerini böyle yaparak hızla ayağa kaldırdı. İstanbul çok kan kaybediyor. Hayatta kalacaksa bu yapıların korunması zorunlu.”
“Gör Beni’nin tarihsel mekanı”
Haydarpaşa Garı’nın yapımında çalışan İtalyan taş işçilerinin kaldığı ve adını buradan alan İtalyan Apartmanı’ndan gara uzanan bir tünelin olduğu rivayet ediliyor. Apartmanda kullanılan demirlerin, gar inşaatında kullanılan demirler olduğu ise diğer bir rivayet olarak yer alıyor.
Popüler kültürde de geniş yer tutan İtalyan Apartmanı, Azra Kohen’in yazdığı ve Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında yaşamış olan iki ailenin anlatıldığı “Gör Beni” romanındaki mekanlardan biri. Ayrıca apartman, 2009 yılındayayınlanan “Melekler Korusun” isimli TV dizisine de ev sahipliği yaptı.
9. Köy Haber Merkezi