Haber: Yaşar KARAASLAN

Deprem bahane. 300 depremzedeye 1500 konut niye?  Gelinciktepe’nin deprem bahanesiyle yapılaşmaya açılmasına İnşaat Mühendisleri Odasının tepkisine neden oldu. TOKİ Konutlarının; Bir tarafında dünya mirası Arslantepe, bir tarafında tescilli Tüllük tepe, diğer taraflarında ise verimli topraklarıyla tarım vasıflı arazilerin ortasında kalan Gelincik Tepesi yerine Çevreyolu üst tarafında bulunan ve imara açık olan (Altınyunus  ve Tüv Türk tesislerinin olduğu) bölge neden tercih edilmesi sorularını soran İnşaat Mühendisleri Odası’ndan (İMO) İl Temsilci yardımcısı Vehbi Aluçlu; “TOKİ konutlarının yapılacağı bölgenin, maden şirketi ile mahkemelik olduğunu ve şirketin mahkemeyi kazanması halinde zararın kimler tarafından karşılanacağını?”  gibi sorusunu yöneltti. Gelincik Tepe gündemi ile toplanan Malatya Kent Konseyi  Şehir Gönülleri Meclisi ve Malatya İktisadi ve Sosyal Araştırmalar Merkezi Çalışma Grubu’nun ortak toplantısında konuşan Temsilci Yardımcısı Aluçlu’nun konuşmasından satırbaşları şöyle;

Deprem bahane edilerek 3 yüz konut yerine 3 bin konut niye yapılıyor?

Arslantepe Sit Alanının yanında ve Gelincik Tepesinin bir bölümü SİT alanında olması dikkate neden alınmadı?

Kalitesi çok yüksek feldispat madenini olduğu bir bölge

TOKİ Beydağı Bölgesinde 10 bin konut üretti. Depremden zarar görenlere buradan konut verilebilirdi

Gelincik Tepesi’nin çevresi tamamen tarımsal alan.  Kayısı bahçelerinin olduğu bir bölge. Ulaşım ağlarının tarımsal alanlardan sağlamak doğru değil,

Çevreyolu ve TÜVTÜRK’ün olduğu bölge imara açık bir bölge olmasına rağmen neden Gelincik Tepe’de ısrar ediliyor?

Bu bölge mera arazisi vasfında iken, mera vasfından nasıl çıkarıldı?

Maden işletmesi ile mahkemelik durum söz konusu iken ve mahkeme bitmeden inşaatlar neden başlatıldı?

Mahkemeyi işletme kazanırsa oluşacak zararı kim karşılayacak?