EMPERYALİST GÜÇLER GİBİSİN

” Malatya’da 2004-2008 yılları arasında Gençlik ve Spor Müdürlüğü yaptığı dönemde Malatya’yı ulusal çaptaki spor organizasyonlarıyla anılır hale getiren, kente çok sayıda çim saha kazandıran, bu yönüyle kentin en başarılı il müdürü olarak gösterildiği sırada görevden alınan Mehmet Bayansalduz, görevden alınmasında; çok çalışmasından, çok proje üretmesinden ve bu projelerin hayata geçirilmesinden rahatsız olan çevrelerin etkili olduğuna işaret etti. Güncel durumda, Uşak Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı olan Prof. Dr. Mehmet Bayansalduz,  ERTV’de Mustafa Bulaşmaz’ın sunduğu Spor Aktüel programında soruları cevaplandırdı. Prof. Dr. Mehmet Bayansalduz, dönemin AKP Malatya Milletvekili Ali Osman Başkurt’un 4 yıllık görev süresi içinde Malatya’da sportif tesisleşme ve hizmet üretmek konusunda her tür desteği verdiğini belirterek, Başkurt’un, kendisinin yüksek tempoyla çalışmasından rahatsız olanların ve kıskananların olduğunu söylediğini ve bu nedenle bir tedbir olarak, ‘tempoyu biraz düşür’ diye tavsiyede bulunduğunu ifade etti. Programda, “Türkiye’de, hele de Malatya’da başarılı olanlar için hiçbir başarı cezasız kalmaz kuralı işletiliyor. Sizin için de bu kural işletildi. Ne düşünüyorsunuz?” şeklindeki bir soru üzerine görev yaptığı dönemde karşılaştığı engelleri ve kendisine destek olan Milletvekilleri Ali Osman Başkurt, Fuat Ölmeztoprak ve dönemin İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmoğlu’nu da andığı ilginç açıklamalar yaptı. Prof. Dr. Mehmet Bayansalduz’un yaptığı o açıklamalar şöyle: “Hayır, ben ceza filan çekmedim. Çok açık sözlü ve mertçe davranan bir kişiliğim var. Siz beni yıllardır tanırsınız. Zerre kadar da bize güçleri yetmez. Çünkü biz vatan için çalışıyoruz. Korkumuz da yok, hesabımız da yok. Bakın bugün akademisyen olmuşum; ben araştırma görevlisi olarak Erciyes Üniversitesi’nde çalışırken o zaman da böyle mert konuşurdum. Hatta rektör hocaya da böyle konuşmuştum, il müdürüyken de konuştuk. Ama önce çalıştık. Çalış, sonra hakkını savun. Hiç kimseye de eyvallah etmedim; Hiç kimseye de kırılmıyorum. Onlar gereğini yaptılar, ben çalıştım. Bana bir milletvekilimiz, hatta ismini de söyleyeyim; çok sevdiğim, o dönemin milletvekillerinden Ali Osman Başkurt ağabeyim, ‘Oğlum Mehmet, seni çok seviyorum, bak bunlar kıskanıyorlar, nereye gitsem senden övgüyle bahsediyorlar, ama tempoyu biraz düşür’ dedi. Haklıydı. Ama ne cevap verdim biliyor musunuz? Dedim ki, ‘Ali Osman abi, hizmet etme fırsatını yakalamışım. Burası benim memleketim, benim toprak sahalardan her yerim çizik. Ben spor yapmak isteyen gençlerimize daha iyi imkânlar sağlamanın mücadelesini vereceğim. Beni gönderene kadar, bana güçleri yetene kadar son sürat çalışacağım. “Rektör Fatih Hilmioğlu, bana, ‘Emperyalist güçler gibisin, üniversitemizin bütün arazilerini parça parça elimizden aldın’ dedi” İyi ki de yapmışım. İyi ki o üniversitenin karşısındaki atletizm sahasını Alper (Talas) kardeşimle birlikte o futbol sahalarını… Sağ olsun Rektör Fatih Hilmioğlu da… Bir çok insan Hilmoğlu için farklı düşünebilir ama benim hizmet üretmek için talep ettiğim hiçbir şey için beni geri çevirmedi. O arazileri üniversiteden parça parça aldık. Hatta hiç unutmam yeni stadyumun yeri için talepte bulunmak üzere gittiğimde Rektör Fatih Hilmioğlu, ‘Oğlum sen emperyalist güçler gibisin… Baksana üniversitenin bütün arazilerini parça parça alıyorsun benden. Bu nasıl iş?’ şeklinde espri yaptı. İyi ki stadyumun yerini almışım. “Şeker Fabrikası’nın 70 dönümlük arazisini Gençlik ve Spor’a kazandırdık” İyi ki Şeker Fabrikası arazisinden 60-70 dönüm araziyi Gençlik ve Spor için kullanılmak üzere alabildik. Başına başka işler gelmeden o arazileri Şeker Fabrikamızın Müdürü ve Milletvekilimiz Fuat Ölmetzoprak’ın Özelleştirme İdaresi’ndeki kardeşi Sami Ölmeztoprak’ın büyük destekleri ile sessiz ve sedasız biçimde, Malatya Gençlik ve Spor Müdürlüğü’ne kazandırdık. Bu arazide hayata geçireceğimiz projelerle tesisleşme planlarımızı hayata geçirmeyi planlıyorduk. “4.5 yıl boyunca her türlü engellemeyle karşılaştım; ama taviz vermedim” Yani aslında Malatya’da sporun ve Malatya gençliğinin sportif geleceğini planladık. Ama arkadaşlar 4.5 yılda her türlü engellemeyle karşılaştım, malum güçler vardı o zamanlar biliyorsunuz…. Devletin hakkını korumak için her yolu deniyorduk. Asla taviz vermedik. Nereden baskı gelirse gelsin, eyvallah etmedik. Hiç kimse bir şey teklif edemedi; kimsenin yemeğini yemedik. Dolayısıyla iş yapmak zordu ama bize tanınan o süre içinde yapabildiğimiz yaptık”. Ferdi Durdu-Yeni Malatya Gazetesi-malatyahaber.com