deneme bonusu veren siteler canlı casino akademik sofia grandpashabet güncel adres betpark süperbetin giriş betebet bets10 Matadorbet vdcasino tipobet giriş deneme bonusu siteleri deneme bonusu veren siteler

Aynı köyden 10-12 Vali var!

SİYASET 04.08.2020 - 17:49, Güncelleme: 15.06.2021 - 12:24
 

Aynı köyden 10-12 Vali var!

Keşke hemşerimiz Recep Tayyip Erdoğan, bir tane Malatyalıyı değerlendirmiş..

“Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a hemşerimiz olduğu için, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı teşekkür etti.” Diyen CHP’li Ağbaba; “Keşke hemşerimiz Recep Tayyip Erdoğan, bir tane Malatyalıyı değerlendirmiş olsaydı. 10-12 tane aynı köyden vali var. Millet gülüyor. Sanki Malatya’ya özel bir uygulamaymış gibi” ifadeleriyle Büyükşehir Belediye Başkanı Gürkan’a yüklendi. İl Başkanı Enver Kiraz ve partililerin katılımıyla İl Binasında bir basın toplantısı düzenleyen CHP’li Veli Ağbaba, Türkiye ve Malatya gündemini değerlendirdi. Ağbaba’nın basın toplantısında yer alan konular ve değerlendirmeleri şöyle; Kurultay. Ağbaba, CHP olarak 37.Olağan Kurultaylarını gerçekleştirdiklerini kaydederek, “Örnek bir kurultay gerçekleştirdik. Düzeniyle, tertibiyle güzel bir kurultay oldu. 13 maddelik bir bildirge kabul edildi. Bu bildirge, Türkiye’nin bütün sorunlarını önce tespit eden sonra çözüm öneren bir bildirgedir. Kurultay delegelerimizin ortak iradesiyle bu bildirgeyi, beyannameyi tüm Türkiye’ye duyurmak, anlatmak bundan sonra öncelikli hedefimiz. Bu bildirgeyle birlikte 2023’ten sonra nasıl bir Türkiye olacağı, sorunlarının neler olduğunu çok net bir şekilde hem tespit edildi hem de açıklaması oldu. Bu kurultayın en önemli sonucunun bu olduğunu söyleyebiliriz. CHP her daim Türkiye’nin sorunlarına tespit eden ve çözüm öneren kurultaylar gerçekleştiriyor. Tüm Türkiye’yi kucaklayacak, dostlarıyla birlikte Türkiye’nin sorunlarını çözecek bir dönemi hep birlikte yaşayacağız. CHP, bundan sonra referandumdan başlayarak, ‘Adalet Yürüyüşü’ ile devam eden 24 Haziran seçimlerinde artarak devam eden ve 31 Mart ile 23 Haziran İstanbul seçimlerinde olduğu gibi Türkiye’yi kucaklayan, öncelikli hedefi demokrasi, cumhuriyet, laiklik, parlamenter demokrasi olan herkesle birlikte kol kola, omuz omuza yol yürüyeceğimizi bir kez daha kurultayımız desteklemiş oldu” diye konuştu. AKP'nin TÜİK Mucişzesi..” Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Temmuz ayı enflasyon rakamlarını açıkladığını anımsatan Ağbaba, şunları söyledi: “Enflasyon Temmuz ayında yüzde 11,76 olarak açıklandı. Merkez Bankası geçtiğimiz günlerde enflasyon hedefini yüzde 7,4’ten yüzde 8,9 olarak güncellemişti. Neredeyse yüzde 20 oranında enflasyonun artacağını tespit etmişti ancak TÜİK yeni bir mucizeye imza attı. TÜİK, enflasyonu bu ay 11,76 olarak açıkladı. Türkiye’de insanlar açılıkla, yoksullukla boğuşurken bu rakamın açıklanmasını da komik buluyoruz. Acaba TÜİK hangi markete, pazara gitti, hangi vatandaşın alım gücüne baktı anlamak mümkün değil. Bir AKP, TÜİK mucizesiyle karşı karşıyayız. Pazar ve sokaktaki enflasyonun yüzde 11,76 olmadığını dünya alem biliyor.” İşsizlik “Çalışma hayatıyla ilgili önemli sorunlar var. İstihdam 2019 Nisan ayına göre tam olarak 2 milyon 585 bin kişi azalarak, son 6 yılın en düşük seviyesine iniyor. Sigortalı sayısı Mart ayından Nisan ayına 638 bin kişi azalıyor. Son bir yılda 4 milyon 460 bin kişi iş bulmaktan ümidimi kesmiş durumda. Son bir yılda istihdamda görünüp, fiili olarak işbaşında olanların sayısı 7 milyon kişi azalarak, 27 milyondan 20 milyona düştü. Sokakta üniversite mezunu olan veya olmayan her üç gençten biri iş arıyor. 20-24 yaş arası 5 milyon gençten 2,5 milyonu eğitim ve çalışma hakkından faydalanamıyor. Türkiye’de geniş tanımlı işsiz sayısı tam tamına 17,7 milyon kişiye ulaşmış durumda.” Kovid-19 süresinde yapılan yardımlara da değinen Ağbaba, “Yandaş medyaya baktığımızda güllük gülistanlık bir dünya ama rakamlara baktığımız zaman bunun tam tersi. Türkiye’de kovid-19 salgını olarak kabul edilmesinin üzerinden 4,5 ay geçiyor. Bu 4,5 aylık süreçte Türkiye ekonomisi en dip noktaya gelirken, bu sürecin faturasını yine emekçiler ödüyor. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 7,2 milyon haneye bin TL yani toplamda 7,2 milyar verdiğini açıklıyor. Gelir ve iş kaybı yaşayan 6 milyon çalışana da toplam 22,4 milyar para verdiğini söylüyor. Yani yoksul hanelere 4,5 ayda böldüğümüzde aylık 222 TL para verildiğini görüyoruz. Gelir ve iş kaybı yaşayan 6 milyon kişiye ise aylık sadece 829 TL para verilmiş. Ekonomi tam anlamıyla çökmüş durumda” dedi. Korona virüs rakamları Ağbaba, koronavirüs (kovid-19) süreci ile ilgili şunları ifade etti: “Geçtiğimiz günlerde Erzurum Valisi 200, Gaziantep Valisi 300, Diyarbakır Valisi 200, Şanlıurfa Valisi 300, Malatya Valisi 100 olmak üzere 5 ildeki rakam bin 100 ama Sağlık Bakanlığı’nın açıklamış olduğu rakam ise 990. Bunun içerisinde İstanbul, Ankara, İzmir büyükşehirlerimiz yok. 5 ilde açıklanan rakamlara baktığımız zaman maalesef gerçeğin açıklanana rakamların ötesinde çok daha derin bir hal aldığını görmekteyiz. Mutlaka tekrar tedbirlerin artırılması gerekiyor. Ölüm oranlarının arttığını görüyoruz. Maalesef hasta oranları hiç olmadığı kadar artmış durumda. Malatya’ya baktığımız zamanda bu rakam katlanarak büyüyor. Kovid-19’un en zor günlerinde bazen 10-15 rakam varken, bugün 100’ü aşan rakamlar var. Mutlaka düğün ve taziyelerde tedbirler gözden geçirilmelidir. Rakamları düşük gösterebilirsiniz ama gerçek bunların tam tersi.” İstanbul Sözleşmesi “İstanbul Sözleşmesi, Türkiye’yi böldüğü gibi Erdoğan ailesini de bölmüş durumda. Sayın Erdoğan’ın kızının başkan yardımcısı olduğu KADEM, İstanbul Sözleşmesi’ni destekliyor ama oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticiliğini yaptığı vakıf ise İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasını istiyor. İstanbul Sözleşmesi, şimdiden Erdoğan ailesini bölmüş durumda, Türkiye’yi de böleceği muhakkak. Her geçen gün artan kadın şiddetini önleyemeyen AKP, maalesef İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açıyor. Tartışmaya açan kurumlar kim, Ensar Vakfı. Son bir ayda 40’a yakın kadınımız, erkek şiddetinden dolayı hayatını kaybetti. Yapılması gereken kadına şiddeti, kadın cinayetlerini durduracak tedbirler almak iken İstanbul Sözleşmesini tartışmaya açmak bu ülkede yaşayan kadınlara açıkça ihanettir. Ülkeyi bölmekten vazgeçin. İstanbul Sözleşmesi, çağdaş bütün dünyada kabul edilmiş sözleşmedir.” Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank’ın, “Millileştirilen elektronik kelepçeler eylül ayından itibaren test amaçlı olarak Adalet Bakanlığı’na teslim edilmeye başlanacak” açıklamasına da değinen Ağbaba, “Türkiye’de yoksulluk ve işsizlik var ama iyi şeyler olmadığını da söylemek mümkün değil. Türkiye’de sayın bakan, milli kelepçe üretildiğini açıkladı. Dünya uzaya giderken, Türkiye’nin gelmiş olduğu nokta milli kelepçe üretmek ve bunu büyük bir olaymış gibi gösteriyorlar. Artık milli bir kelepçemiz var. O da memleketimize hayırlı olsun” dedi. TMO'nun kayısı alımı doğru karar Malatya gündemine de değinen Ağbaba, şunları söyledi: “Malatya, kayısı sezonunu geçirdi ama hala bir belirsizlik var. Kayısı başlarken, ‘Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) kayısı alacak’ denildi. Biz bunu takip edeceğiz. Doğru bir karar. Toprak Mahsulleri Ofisi kayısı almalı ama bunun geciktirilmesi kabul edilemez. Biz bunu takip edeceğiz; ne zaman aldı, ne zaman alacak? 24 Ocak’ta bir deprem yaşadık. Malatya’nın genelini etkileyen ama en çok Pütürge, Doğanyol, Kale, Battalgazi ve Yeşilyurt ilçelerini etkileyen bir deprem yaşadık. Depremle ilgili bakanlar geldi, gitti. Birçok vaatte bulunuldu ama hala depremle ilgili bir gelişme olabilmiş değil. Evler çelik mi, beton mu olacak, kaç metrekare, kaç liraya mal olacak, vatandaş ne kadar ödeyecek, evler nasıl yapılacak belli değil. Biz bununda takipçisi olacağız ve TBMM’de Malatyalıların hakkını savunacağız. Ağustos ayına girdik, 2 ay sonra Pütürge ve Doğanyol’da insanlar artık çadırda yaşayamazlar, iki ay içerisinde evlerin bitirilmesi gerekiyor. Öyle çok vaat verip, gezerek bu işler olmuyor. Maalesef hala köylerimizde bir tane temel atılabilmiş değil, bu sorunları gündeme getireceğiz. Depremin bile hala sorunları çözülebilmiş değil. Depremle ilgili çok para toplandı, bu paralarında nereye gittiğini merak ediyoruz. Birde büyük bir ihtişamla, şatafatla açıldı, 4-5 kez açıldı bir Karahan Tüneli var. Karahan Tüneli 4 yıl önce açıldı ama yol çöktüğü için kapandı.” Malatyaspor siyasete alet edilemez.  Ağbaba, Yeni Malatyaspor’un durumunun yüreklerini yaktığını ifade ederek, “Malatyaspor, Türkiye Futbol Federasyonu’nun kararıyla ligden düşme kaldırıldığı için Süper Lig’de kaldı ama Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı hemşerimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti. Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile de hemşeri olduğumuzu anladık. Keşke hemşerimiz Recep Tayyip Erdoğan, bir tane Malatyalıyı değerlendirmiş olsaydı. 10-12 tane aynı köyden vali var. Millet gülüyor. Sanki Malatya’ya özel bir uygulamaymış gibi ‘Sayın Cumhurbaşkanımız, hemşerimiz Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ediyoruz.’ Hiç kimsenin Malatyaspor’a siyaset karıştırmaya hakkı yok. Hiç kimsenin Malatyaspor’u siyasetine alet etmeye hakkı yok. Konumu ne olursa olsun, Malatyaspor her Malatya’nın ortak değeridir, hepimizin gözünün nurudur. Maddi- manevi Malatyaspor’un emrindeyiz. Üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız. Malatyaspor’u ligde tutmak en çok bu memleketi yönetenlerin sorumluluğunda ama bu konuda bizde sorumluluğa ortak olacağımızı bütün Malatya’ya ilan ediyoruz. Malatyaspor genciyle yaşlısıyla, sağcısıyla solcusuyla bizi bir arada tutan en önemli değerlerimizden biridir. Bunu herkesin gözü gibi koruması gerekiyor” diye konuştu.
Keşke hemşerimiz Recep Tayyip Erdoğan, bir tane Malatyalıyı değerlendirmiş..

“Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a hemşerimiz olduğu için, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı teşekkür etti.” Diyen CHP’li Ağbaba; “Keşke hemşerimiz Recep Tayyip Erdoğan, bir tane Malatyalıyı değerlendirmiş olsaydı. 10-12 tane aynı köyden vali var. Millet gülüyor. Sanki Malatya’ya özel bir uygulamaymış gibi” ifadeleriyle Büyükşehir Belediye Başkanı Gürkan’a yüklendi.

İl Başkanı Enver Kiraz ve partililerin katılımıyla İl Binasında bir basın toplantısı düzenleyen CHP’li Veli Ağbaba, Türkiye ve Malatya gündemini değerlendirdi. Ağbaba’nın basın toplantısında yer alan konular ve değerlendirmeleri şöyle;

Kurultay.

Ağbaba, CHP olarak 37.Olağan Kurultaylarını gerçekleştirdiklerini kaydederek, “Örnek bir kurultay gerçekleştirdik. Düzeniyle, tertibiyle güzel bir kurultay oldu. 13 maddelik bir bildirge kabul edildi. Bu bildirge, Türkiye’nin bütün sorunlarını önce tespit eden sonra çözüm öneren bir bildirgedir. Kurultay delegelerimizin ortak iradesiyle bu bildirgeyi, beyannameyi tüm Türkiye’ye duyurmak, anlatmak bundan sonra öncelikli hedefimiz. Bu bildirgeyle birlikte 2023’ten sonra nasıl bir Türkiye olacağı, sorunlarının neler olduğunu çok net bir şekilde hem tespit edildi hem de açıklaması oldu. Bu kurultayın en önemli sonucunun bu olduğunu söyleyebiliriz. CHP her daim Türkiye’nin sorunlarına tespit eden ve çözüm öneren kurultaylar gerçekleştiriyor. Tüm Türkiye’yi kucaklayacak, dostlarıyla birlikte Türkiye’nin sorunlarını çözecek bir dönemi hep birlikte yaşayacağız.

CHP, bundan sonra referandumdan başlayarak, ‘Adalet Yürüyüşü’ ile devam eden 24 Haziran seçimlerinde artarak devam eden ve 31 Mart ile 23 Haziran İstanbul seçimlerinde olduğu gibi Türkiye’yi kucaklayan, öncelikli hedefi demokrasi, cumhuriyet, laiklik, parlamenter demokrasi olan herkesle birlikte kol kola, omuz omuza yol yürüyeceğimizi bir kez daha kurultayımız desteklemiş oldu” diye konuştu.

AKP'nin TÜİK Mucişzesi..”

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Temmuz ayı enflasyon rakamlarını açıkladığını anımsatan Ağbaba, şunları söyledi:

“Enflasyon Temmuz ayında yüzde 11,76 olarak açıklandı. Merkez Bankası geçtiğimiz günlerde enflasyon hedefini yüzde 7,4’ten yüzde 8,9 olarak güncellemişti. Neredeyse yüzde 20 oranında enflasyonun artacağını tespit etmişti ancak TÜİK yeni bir mucizeye imza attı. TÜİK, enflasyonu bu ay 11,76 olarak açıkladı. Türkiye’de insanlar açılıkla, yoksullukla boğuşurken bu rakamın açıklanmasını da komik buluyoruz. Acaba TÜİK hangi markete, pazara gitti, hangi vatandaşın alım gücüne baktı anlamak mümkün değil. Bir AKP, TÜİK mucizesiyle karşı karşıyayız. Pazar ve sokaktaki enflasyonun yüzde 11,76 olmadığını dünya alem biliyor.”

İşsizlik

“Çalışma hayatıyla ilgili önemli sorunlar var. İstihdam 2019 Nisan ayına göre tam olarak 2 milyon 585 bin kişi azalarak, son 6 yılın en düşük seviyesine iniyor. Sigortalı sayısı Mart ayından Nisan ayına 638 bin kişi azalıyor. Son bir yılda 4 milyon 460 bin kişi iş bulmaktan ümidimi kesmiş durumda. Son bir yılda istihdamda görünüp, fiili olarak işbaşında olanların sayısı 7 milyon kişi azalarak, 27 milyondan 20 milyona düştü. Sokakta üniversite mezunu olan veya olmayan her üç gençten biri iş arıyor. 20-24 yaş arası 5 milyon gençten 2,5 milyonu eğitim ve çalışma hakkından faydalanamıyor. Türkiye’de geniş tanımlı işsiz sayısı tam tamına 17,7 milyon kişiye ulaşmış durumda.”

Kovid-19 süresinde yapılan yardımlara da değinen Ağbaba, “Yandaş medyaya baktığımızda güllük gülistanlık bir dünya ama rakamlara baktığımız zaman bunun tam tersi. Türkiye’de kovid-19 salgını olarak kabul edilmesinin üzerinden 4,5 ay geçiyor. Bu 4,5 aylık süreçte Türkiye ekonomisi en dip noktaya gelirken, bu sürecin faturasını yine emekçiler ödüyor. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 7,2 milyon haneye bin TL yani toplamda 7,2 milyar verdiğini açıklıyor. Gelir ve iş kaybı yaşayan 6 milyon çalışana da toplam 22,4 milyar para verdiğini söylüyor. Yani yoksul hanelere 4,5 ayda böldüğümüzde aylık 222 TL para verildiğini görüyoruz. Gelir ve iş kaybı yaşayan 6 milyon kişiye ise aylık sadece 829 TL para verilmiş. Ekonomi tam anlamıyla çökmüş durumda” dedi.

Korona virüs rakamları

Ağbaba, koronavirüs (kovid-19) süreci ile ilgili şunları ifade etti:

“Geçtiğimiz günlerde Erzurum Valisi 200, Gaziantep Valisi 300, Diyarbakır Valisi 200, Şanlıurfa Valisi 300, Malatya Valisi 100 olmak üzere 5 ildeki rakam bin 100 ama Sağlık Bakanlığı’nın açıklamış olduğu rakam ise 990. Bunun içerisinde İstanbul, Ankara, İzmir büyükşehirlerimiz yok. 5 ilde açıklanan rakamlara baktığımız zaman maalesef gerçeğin açıklanana rakamların ötesinde çok daha derin bir hal aldığını görmekteyiz. Mutlaka tekrar tedbirlerin artırılması gerekiyor. Ölüm oranlarının arttığını görüyoruz. Maalesef hasta oranları hiç olmadığı kadar artmış durumda. Malatya’ya baktığımız zamanda bu rakam katlanarak büyüyor. Kovid-19’un en zor günlerinde bazen 10-15 rakam varken, bugün 100’ü aşan rakamlar var. Mutlaka düğün ve taziyelerde tedbirler gözden geçirilmelidir. Rakamları düşük gösterebilirsiniz ama gerçek bunların tam tersi.”

İstanbul Sözleşmesi

“İstanbul Sözleşmesi, Türkiye’yi böldüğü gibi Erdoğan ailesini de bölmüş durumda. Sayın Erdoğan’ın kızının başkan yardımcısı olduğu KADEM, İstanbul Sözleşmesi’ni destekliyor ama oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticiliğini yaptığı vakıf ise İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasını istiyor. İstanbul Sözleşmesi, şimdiden Erdoğan ailesini bölmüş durumda, Türkiye’yi de böleceği muhakkak. Her geçen gün artan kadın şiddetini önleyemeyen AKP, maalesef İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açıyor. Tartışmaya açan kurumlar kim, Ensar Vakfı. Son bir ayda 40’a yakın kadınımız, erkek şiddetinden dolayı hayatını kaybetti. Yapılması gereken kadına şiddeti, kadın cinayetlerini durduracak tedbirler almak iken İstanbul Sözleşmesini tartışmaya açmak bu ülkede yaşayan kadınlara açıkça ihanettir. Ülkeyi bölmekten vazgeçin. İstanbul Sözleşmesi, çağdaş bütün dünyada kabul edilmiş sözleşmedir.”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank’ın, “Millileştirilen elektronik kelepçeler eylül ayından itibaren test amaçlı olarak Adalet Bakanlığı’na teslim edilmeye başlanacak” açıklamasına da değinen Ağbaba, “Türkiye’de yoksulluk ve işsizlik var ama iyi şeyler olmadığını da söylemek mümkün değil. Türkiye’de sayın bakan, milli kelepçe üretildiğini açıkladı. Dünya uzaya giderken, Türkiye’nin gelmiş olduğu nokta milli kelepçe üretmek ve bunu büyük bir olaymış gibi gösteriyorlar. Artık milli bir kelepçemiz var. O da memleketimize hayırlı olsun” dedi.

TMO'nun kayısı alımı doğru karar

Malatya gündemine de değinen Ağbaba, şunları söyledi:

“Malatya, kayısı sezonunu geçirdi ama hala bir belirsizlik var. Kayısı başlarken, ‘Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) kayısı alacak’ denildi. Biz bunu takip edeceğiz. Doğru bir karar. Toprak Mahsulleri Ofisi kayısı almalı ama bunun geciktirilmesi kabul edilemez. Biz bunu takip edeceğiz; ne zaman aldı, ne zaman alacak? 24 Ocak’ta bir deprem yaşadık. Malatya’nın genelini etkileyen ama en çok Pütürge, Doğanyol, Kale, Battalgazi ve Yeşilyurt ilçelerini etkileyen bir deprem yaşadık. Depremle ilgili bakanlar geldi, gitti. Birçok vaatte bulunuldu ama hala depremle ilgili bir gelişme olabilmiş değil. Evler çelik mi, beton mu olacak, kaç metrekare, kaç liraya mal olacak, vatandaş ne kadar ödeyecek, evler nasıl yapılacak belli değil. Biz bununda takipçisi olacağız ve TBMM’de Malatyalıların hakkını savunacağız. Ağustos ayına girdik, 2 ay sonra Pütürge ve Doğanyol’da insanlar artık çadırda yaşayamazlar, iki ay içerisinde evlerin bitirilmesi gerekiyor. Öyle çok vaat verip, gezerek bu işler olmuyor. Maalesef hala köylerimizde bir tane temel atılabilmiş değil, bu sorunları gündeme getireceğiz. Depremin bile hala sorunları çözülebilmiş değil. Depremle ilgili çok para toplandı, bu paralarında nereye gittiğini merak ediyoruz. Birde büyük bir ihtişamla, şatafatla açıldı, 4-5 kez açıldı bir Karahan Tüneli var. Karahan Tüneli 4 yıl önce açıldı ama yol çöktüğü için kapandı.”

Malatyaspor siyasete alet edilemez. 

Ağbaba, Yeni Malatyaspor’un durumunun yüreklerini yaktığını ifade ederek, “Malatyaspor, Türkiye Futbol Federasyonu’nun kararıyla ligden düşme kaldırıldığı için Süper Lig’de kaldı ama Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı hemşerimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti. Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile de hemşeri olduğumuzu anladık. Keşke hemşerimiz Recep Tayyip Erdoğan, bir tane Malatyalıyı değerlendirmiş olsaydı. 10-12 tane aynı köyden vali var. Millet gülüyor. Sanki Malatya’ya özel bir uygulamaymış gibi ‘Sayın Cumhurbaşkanımız, hemşerimiz Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ediyoruz.’ Hiç kimsenin Malatyaspor’a siyaset karıştırmaya hakkı yok. Hiç kimsenin Malatyaspor’u siyasetine alet etmeye hakkı yok. Konumu ne olursa olsun, Malatyaspor her Malatya’nın ortak değeridir, hepimizin gözünün nurudur. Maddi- manevi Malatyaspor’un emrindeyiz. Üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız. Malatyaspor’u ligde tutmak en çok bu memleketi yönetenlerin sorumluluğunda ama bu konuda bizde sorumluluğa ortak olacağımızı bütün Malatya’ya ilan ediyoruz. Malatyaspor genciyle yaşlısıyla, sağcısıyla solcusuyla bizi bir arada tutan en önemli değerlerimizden biridir. Bunu herkesin gözü gibi koruması gerekiyor” diye konuştu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetemalatya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.